Aşağıdaki alıntı, GerçekGündem.com'un 6 Haziran 2014 tarihli yayınından alınmıştır. Haberde özetle 17 Aralık günü Tayyip Erdoğan ile oğlu Bilal Erdoğan arasında geçtiği iddia edilen bir konuşma/ses kaydı ile Devlet Bakanı Egemen Bağış ve Hürriyet Gazetesinin Ankara Temsilcisi Metehan Demir arasında geçtiği iddia edilen bir başka konuşma/ses kaydının youtube üzerinden servis edilmesi sonucu ilgili youtube kayıtlarının montaj olup olmadığına dair Tübitak'ın verdiği "montaj" saptamalı rapora ilişkin CHP İstanbul Milletvekili Umut Oran'ın twitter'dan verdiği tepkiler aktarılmaktadır.
-“MİLYON DOLARLAR DA MONTAJ”-
“Dünyadaki hiçbir saygın ses adli bilişim uzmanı youtube üzerinden gelen bir ses dosyası hakkında TÜBİTAK'ın verdiği gibi bir rapor veremez. Uluslararası raporlarda 5 kaydın bir araya getirilerek tek bir dosya ortaya çıkartıldığı ancak sesin özdeş olduğu gözüküyordu. Ancak sesin youtube üzerinden sıkıştırılmış ortamda alınması nedeniyle birebir orijinal olup olmayacağının ifade edilemeyeceği söyleniyordu. TÜBİTAK bir mucizeye imza atarak sıkıştırılmış bir dosyadaki sesin her parçasının hecelerine kadar montaj olduğunu tespit etmiş. Bu teknoloji gerçekten ne ABD'de var, ne Rusya'da var, ne Avrupa'da var. Erdoğan ne derse o teknolojisi, sahteyi gerçek, gerçeği sahte yapar. Belki de TÜBİTAK'a atanan eski Hayvanat Bahçesi müdürü, burada yaptığı çalışmalarda dünyada eşi olmayan bir teknoloji geliştirmiştir. Youtube dosyası üzerinden ses analizi yapabilen bu teknolojinin ilk olarak kimler üzerinde denendiğini de, mahiyetini de merak ediyoruz. Eğer TÜBİTAK bu sesleri Youtube dosyası üzerinden değil orijinal halinden analiz etmişse, o tapeleri de istiyoruz. Bakalım uluslararası kuruluşlar o orijinal, sıkıştırılmamış dosyalardaki ses kaydının kime ait olduğunu gösterecek? Uluslararası saygınlığa sahip o adli bilişim uzmanlıklarını da google’da bulabilirsiniz. Bazıları çok seviyor, onlara yardım olsun. Hazır konusu açılmışken ben sorayım bari, evden çıkan paraları kim montajladı? Çelik kasa dolusu paralar, ayakkabı kutularında milyon dolarlar da montaj. Kamu hazinesini montajlamışlar, kasalarını doldurmuşlar. Eski İçişleri Bakanı'nın oğlunun evinden çıkan bu paralar da montaj. Harama montaj yapıp helal diye yemişler.”
ANALİZ
Yazıyı, insicamını göz önünde bulundurarak üç kısımda inceliyoruz.
“Dünyadaki hiçbir saygın ses adli bilişim uzmanı youtube üzerinden gelen bir ses dosyası hakkında TÜBİTAK'ın verdiği gibi bir rapor veremez. Uluslararası raporlarda 5 kaydın bir araya getirilerek tek bir dosya ortaya çıkartıldığı ancak sesin özdeş olduğu gözüküyordu. Ancak sesin youtube üzerinden sıkıştırılmış ortamda alınması nedeniyle birebir orijinal olup olmayacağının ifade edilemeyeceği söyleniyordu. TÜBİTAK bir mucizeye imza atarak sıkıştırılmış bir dosyadaki sesin her parçasının hecelerine kadar montaj olduğunu tespit etmiş. Bu teknoloji gerçekten ne ABD'de var, ne Rusya'da var, ne Avrupa'da var. Erdoğan ne derse o teknolojisi, sahteyi gerçek, gerçeği sahte yapar.
Birinci kısımda aslen hukukçu olan sayın milletvekilini, bir ses teknisyeni kıvamında konuşurken gözlemliyoruz. Bütün söyledikleri doğru olabilir ancak bu durum, bunları söyleyeni ses teknisyeni yapmaz. O halde ifadenin "Tübitak'ın bir mucizeye imza attığı" abartısı dışında kalan bölümü, Umut Oran üzerinden söylenmiş bir uzman görüşü olmasına rağmen metinde buna dair bir atıf bulunmamasını, Umut Bey'in okuyucu algısını bir paratoner gibi üzerine çekmek ve bunu kimse ile paylaşmak istememesi şeklinde yorumluyorum.
İkinci kısım, kısa ancak önemli bir detay içeriyor:
Belki de TÜBİTAK'a atanan eski Hayvanat Bahçesi müdürü, burada yaptığı çalışmalarda dünyada eşi olmayan bir teknoloji geliştirmiştir.
Önce cümlede atıfta bulunulan gizli özne hakkında kısa bilgi verelim: Mustafa Sancar , 1996 yılında Tübitak'a bağlı bir enstitü olarak kurulan Ulakbim (Ulusal Akademik Ağ ve Bilgi Merkezi) in, Cahit Arf Bilgi Merkezi Müdürlüğünde Müdür Yarımcısı olarak göreve başlıyor. Bu göreve Ankara Büyükşehir Belediyesine bağlı Ankara Hayvanat Bahçesi Müdürlüğünde Müdür pozisyonundan getiriliyor. Sancar, "skandal atama" başlığı ile konuyu gündeme getiren Aydınlık Gazetesine verdiği kısa mülakatta bilimsel dergilerde yazarlık yaptığını, mesleğinin idarecilik olduğunu geçmişte de Ankara Büyükşehir Belediyesi Basın Yayın İşleri’nde idarecilik yaptığını ifade ediyor.
http://www.aydinlikgazete.com/mansetler/40454-o-mudur-aydinlika-konustu-ben-susuyorum-tubitak-konusacak.html
Şimdi bu atama, bir idari tasarruftur. Mustafa Sancar, hayvanat bahçesi müdürü olmakla kategorik olarak Tübitak'ta ya da bir başka Kurumda yöneticilik yapmak için yetersiz, ehliyetsiz ve kabiliyetsiz bulunamaz. Bulunduğu beyanı, böyle sıradan bir çıkarsamayı yapamayanı iddia sahibini küçültür, değersizleştirir.
Sayın Milletvekilinin beyanında Mustafa Sancar'a dair yukarıda verdiğim bilgilerin hiçbiri yok. Şu var ama : Mustafa Sancar, Tübitak'ta ses teknolojisi üzerine çalışıyor ima ve iddiası... Mustafa Sancar, yukarıda linkini verdiğim mülakatta Tübitak açıklama yapacak deyip kendi pozisyonunu kendi kelimeleri ile tanımlamıyor ancak Ulakbim ve Cahit Arf Bilgi Merkezi ifadelerinden zaten kurumun kabaca elektronik bir kütüphane işlevi gördüğü ortaya çıkıyor zaten. Ses ve video üzerine çalışan bir Merkez değil bu. Milletvekili, egosunu tatmin için kurduğu cümlede bir insan ve ülkenin gözbebeği bir kurum hakkında haddini aşan bir alaycılıkla iftirada bulunuyor ve idari bir tasarrufla Tübitak'ın bir enstitüsünde göreve başlamış bir kişi üzerinden Tübitak'ın her konuda yetersiz olduğu algısını oluşturmaya çalışıyor. Kendi tezini haklı çıkarmak için elindeki malzemeleri bir kaba döküp karıştırıyor, gerçeklerin ne olduğu ile ilgilenmiyor. Toplumun hukuku için yola çıkan, üstelik mesleği de hukuk ile ilgili olan birinin düştüğü hallere bakın...
Youtube dosyası üzerinden ses analizi yapabilen bu teknolojinin ilk olarak kimler üzerinde denendiğini de, mahiyetini de merak ediyoruz. Eğer TÜBİTAK bu sesleri Youtube dosyası üzerinden değil orijinal halinden analiz etmişse, o tapeleri de istiyoruz. Bakalım uluslararası kuruluşlar o orijinal, sıkıştırılmamış dosyalardaki ses kaydının kime ait olduğunu gösterecek? Uluslararası saygınlığa sahip o adli bilişim uzmanlıklarını da google’da bulabilirsiniz. Bazıları çok seviyor, onlara yardım olsun. Hazır konusu açılmışken ben sorayım bari, evden çıkan paraları kim montajladı? Çelik kasa dolusu paralar, ayakkabı kutularında milyon dolarlar da montaj. Kamu hazinesini montajlamışlar, kasalarını doldurmuşlar. Eski İçişleri Bakanı'nın oğlunun evinden çıkan bu paralar da montaj. Harama montaj yapıp helal diye yemişler.”
Sayın milletvekilimizin içindeki ses teknisyeni bu defa büyük resme odaklanmış bazı sorular soruyor. Bir çeşit karanlıkta ıslık çalmaya benzeyen bu sorular ile "kayıt/ses delilini yalanlasanız bile çelik kasa dolusu paralar, ayakkabı kutularındaki paralar... " gibi başka deliller de bulunduğunu hatırlatarak kendini izleyen topluluğun ilgi ve dikkatinin dağılmamasını sağlamak istiyor. "Kamu hazinesini montajlamak" ifadesi tam bir zihinsel dağılmışlığı ifade ediyor.
Gerçeğin peşinde olmak sorumluluk getirir. Bir doğruya bir yanlışla gidilmez. Sayın milletvekili, suçlamadan, itham etmeden, gerçeğe ulaşmak adına, uzman egosuna bürünmeden sorularına cevap isteyebilecekken, muhtemelen amatörü bile olmadığı bir konuda ahkam kesip alay etmeye yelteniyor. Hayvanat bahçesi müdürlüğünden geldiği için Tübitak'a yakıştıramadığı şahsı, ses teknisyeni olarak ilan edip yeni keşiflerde bulunmuş olacağı "dalgası" ile eğleniyor ama dolaylı olarak Tübitak gibi önemli bir kurumun böyle "işbilmez" ve "kayırmacı" insanları istihdam etmesi nedeniyle güvenilir olmakta çıktığı iddiasında bulunuyorki, tam bir zırvalık.
http://www.gercekgundem.com/guncel/48995/tubitakin-bu-raporuna-kim-inanir