Her şeyi bildiğini sanan yönetici ve hısımlarla çalışmak zordur. Bildiğinde ısrar eder çünkü; haklı olduğunun kabul edilmesini, egosuna pay çıkarılmasını ister. "Ulu Efendi" olduğu kanaatindedir ancak bu durumun mütevazı oluşu(!) gereği doğrudan telaffuz edilmesini istemez.
İçten içe etki alanındaki herkesin her şart altında otoritesine gönüllü bir katılım/destek verdiğini ya da vermediğini, boyun eğdiğini ya da eğmediğini bilmek ister.
Her aykırı düşüncenin kendisine yönelik bir meydan okuma, bir tehdit olduğu kanaatindedir. Direnme ve püskürtme gücünüz olmadan özgürce fikrinizi söylemeniz, güçlü tarafından sistemden tasfiyenizi gerektirir.
Bu gibi kendine hayran, narsist yöneticilerin çalışanlarında aradığı birincil yetenekler, hem iç hem de dış işlerinde hiçbir inisiyatif kullanmadan yöneticilerine bağımlı olmaları, harfiyen emirlerine uymaları, mutlak bir itaat içinde bulunmaları ve bütün bunları yaparken hiç bu kadar mutlu olmadıklarına dair ikna edici bir algıyı etraflarına yansıtabilmeleridir.
Efruz Bey adındaki bu yönetici tipin davranış biçimlerine değinmeye devam edeceğiz.
İçten içe etki alanındaki herkesin her şart altında otoritesine gönüllü bir katılım/destek verdiğini ya da vermediğini, boyun eğdiğini ya da eğmediğini bilmek ister.
Her aykırı düşüncenin kendisine yönelik bir meydan okuma, bir tehdit olduğu kanaatindedir. Direnme ve püskürtme gücünüz olmadan özgürce fikrinizi söylemeniz, güçlü tarafından sistemden tasfiyenizi gerektirir.
Bu gibi kendine hayran, narsist yöneticilerin çalışanlarında aradığı birincil yetenekler, hem iç hem de dış işlerinde hiçbir inisiyatif kullanmadan yöneticilerine bağımlı olmaları, harfiyen emirlerine uymaları, mutlak bir itaat içinde bulunmaları ve bütün bunları yaparken hiç bu kadar mutlu olmadıklarına dair ikna edici bir algıyı etraflarına yansıtabilmeleridir.
Efruz Bey adındaki bu yönetici tipin davranış biçimlerine değinmeye devam edeceğiz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder