12 Aralık 2014 Cuma

Tuğçe Albayrak ve Nefret Suçu

İstisnası var mı bilmiyorum. Ama Türk yazılı ve görsel medyası, 15 Kasım 2014 günü Almanya'nın Offenbach kentinde meydana gelen -çok üzücü- bir haberi, kamuoyuna duyururken nefret suçu isledi, hem de günlerce.
 
O gün, bir restoranda tacize uğrayan iki (Alman) kıza yardım etmek isteyen Tuğçe Albayrak (isimli Türk kızı), tacizci (Sırp asıllı) gençlerden birinin saldırısı sonucu ağır yaralanarak bir süre yoğun bakımda kalmasına rağmen hayatını kaybetti.
 
Yukarıdaki paragrafta parantez içine aldığım üç sıfat var. Haber metninde bu sıfatların hiçbirinin yer almasına ihtiyaç olmadığı halde kullanılmış olması, haber dilinin alışkanlıklarını göstermesi bakımından gösterge niteliği taşır.
 
Saldırganın Sırp olduğunun vurgulanması, katilin ölümle sonuçlanan fiilini önemsizleştirip katil üzerinden bütün bir Sırp milletini suçlama maksadı taşır. Sırplar böyledir işte: katil! denmek istendi. Bu mesajı algılamamız, buna inanmamız istendi.
 
Bu mesaja inanmadığım gibi medyada halen aktif görev yapmakta olan bu akla saygı da duymuyorum. Eve götürdükleri ekmekte masumların ahı var.
 
Aradan biraz zaman geçmiş olsa da tarafımı belli etmek üzere bu yazıyı kaleme alma ihtiyacı duydum.
 
Tuğçe Albayrak, davranışı üzerinden hakkında "çağımızın şövalyesi" ünvanını kullanabileceğimiz asil bir insan. Kendisine Allah'tan rahmet, ailesine de sabır diliyorum.
 
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Murat Karayalçın

Gürkan Zengin ve Ekol tv'ye teşekkür ediyorum. Ankara BB ve SHP'nin eski başkanı Murat Karayalçın'la mülakat yaparak 'adam s...